Mahçupyan o gün Gülen’in vakfında konuşulanları yazdı

Darbe üssü Zaman gazetesinden ayrılarak AkÅŸam'a geçen Etyen Mahçupyan, kumpas baÅŸarısız olunca “17 ve 25 Aralık operasyonu ile ilgimiz yok” yalanına sarılan Parelel Cemaat'i deÅŸifre etti. 

Bakın geçtiÄŸimiz Ocak ayında Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın bir toplantısında bakın Mahçupyan neler yaÅŸamış...

‘DEĞİŞEN BÄ°R ÅžEY YOK, BÄ°R AY Ä°ÇÄ°NDE NETÄ°CE ALIRIZ’

Tarih 8 Ocak 2014, yer Mabeyin Restoran. Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı üç ayda bir düzenlediÄŸi deÄŸerlendirme toplantısını yapıyor. Benimle birlikte Zaman gazetesi yazarları Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Åžahin Alpay var. Vakfın yöneticileri yanında tanımadığım bazı misafirler, ayrıca Ergun Özbudun, Fatih Üniversitesi Rektörü Åžerif Ali Tekalan ve gazetenin eski yöneticisi Alaattin Kaya da toplantıda. Kabaca yirmi kiÅŸiyiz. Herkesin kafasında 17 Aralık sonrasında yaÅŸanmakta olanlar ve olayların nasıl geliÅŸeceÄŸi meselesi var. Henüz konuya girilmeden gazeteci arkadaÅŸlarımızdan biri Hizmet mensuplarından birine basitçe ‘ne oluyor?’ sorusunu yöneltiyor. Cevap aynen ÅŸöyle: “Bizde deÄŸiÅŸen bir ÅŸey yok… Bir ay içinde netice alırız.” KonuÅŸma sessiz bir ana rastladığı için herkesin duymuÅŸ olması beklenir. Cevaptan sonra bir an sessizlik olması da bu cevabın ne anlama geldiÄŸinin hazirun tarafından gayet iyi anlaşıldığının göstergesi olmalı. Herkes bu cevabı verenin gülümseyen yüzüne bakıyor, kimse konuyu sürdürmüyor ve Vakfın gündemine geçiyoruz.

‘ANTÄ°DEMOKRATÄ°K GÄ°RİŞİMÄ°N BEDELÄ°NÄ° KABULLENMEK ZORUNDASINIZ’

Birinci nokta, 17 Aralık dosyalarının içeriÄŸi boÅŸ olsa da olmasa da, Hizmet hareketinin bu olayı bir darbe giriÅŸimi olarak kullandığının sabit olmasıdır. EÄŸer hükümetin uygulamasındaki antidemokratik unsurlara iÅŸaret edilecek ve bunun için toplumdan destek aranacaksa, önce Hizmet hareketi de kendi anti demokratik giriÅŸiminin bedelini kabullenmek zorunda. Ä°kinci nokta nifak karşısında sukut edenlerle ilgili… Çünkü Gülen’in söylediÄŸi doÄŸruysa Allah onlardan bunun hesabını soracak. Söz konusu toplantıya katılanların yukarıdaki konuÅŸmayı anlamamaları için gerçekten ‘aptal’ olmaları lazım ki böyle bir varsayım pek gerçekçi olmaz. Psikolojik olarak bu konuÅŸmayı duymamayı, anlamamayı seçmiÅŸ olduklarını düÅŸünebiliriz. Ama herhalde duyar duymaz unutmadılar. EÄŸer bir süre sonra unuttularsa, hiç olmazsa bu unutma anına giden iç hesaplaÅŸmayı hatırlamaları beklenmez mi? Bu kiÅŸilerin halen Hizmet camiasında çalışıyor olmalarının onları bu konuyu hatırlamamaya sevk ettiÄŸini de söyleyebiliriz. Bu durumda gerçeÄŸi bilmekle birlikte etrafından dolaÅŸmaları birçok kiÅŸi için anlaşılır bulunabilir.

‘ONLARA FAZLA SATIR AYIRMAYA GEREK YOK!’

Ama tam aksine darbenin ‘safsata’ olduÄŸunu, Hizmet’in günah keçisi kılınan bir masumiyet abidesi olduÄŸunu söylemeyi sürdürüyor iseler, bunun ahlaki bir karşılığı olduÄŸunu da kabullenmek durumunda olmalılar. Hizmet’e masumiyet atfederek AKP’yi ÅŸeytanlaÅŸtırmak isteyen Hizmet içi ve çevresi bilim ‘kullanıcılarına’ ise fazla satır ayırmak gerekmez. Onlar kullandıkları silahla bütünleÅŸme yolunda hızla ilerliyorlar. Ä°nsanın kendini kandırma mahareti arttıkça baÅŸkalarını da kandırıyor duygusuna kapılması epeyce çekici ama maalesef hastalıklı ve belki de ölümcül.

CEVAP YOKHAKARET VAR

Öte yandan, Etyen Mahçupyan’ın bu yazısından sonra Twitter üzerinden hakaretler yaÄŸmaya baÅŸladı. Paralel medyanın yazarları ve Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın yetkilileri ise Zaman gazetesi eski yazarı Mahçupyan’ın iddialarına cevap vermek yerine hakaret etmeyi, “mahkemede hesaplaşırız” diyerek tehdit etmeyi tercih etti.

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı BaÅŸkanı Mustafa YeÅŸil ise Twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Mahçupyan’ın mahkemede ÅŸahide ihtiyacı olacak. Bulursa tabii…”diyerek Paralel yapıyı eleÅŸtirenleri mahkeme ile korkutarak sindirmeye çalıştıklarını, insanların ÅŸahit olmaktan bile çekindiklerini adeta itiraf etti.

YENÄ°AKÄ°T